Türkiye, dünyada neredeyse en çok gelenek çeşitliliğine sahip ülkelerden biri! Her şehrin, mahallenin, sokağın, bölgenin kendine ait gelenekleri var. Bazen bu gelenekler aileler içinde bile farklılık gösterse de hepsi paylaşımı ve hoşgörüyü yüceltmek için vardır. Ramazan ayı ise bunu en kuvvetli şekilde hissettiğimiz zamanların başında geliyor.

Ramazan ayı hem dini hem kültürel açıdan coşkulu bir ay olarak kutlanır. Bu dönemde dini kitaplar ve Ramazan’a özel süs eşyları satan stantlar kurulur ve bir ay boyunca şenlik atmosferi hissedilebilir.

Gün batımından gün doğumuna kadar olan oruç süresi, bu mübarek ay boyunca çoğu insanın programını düzenler çünkü geceler de normalden daha canlıdır. Bu ayda insanlar mahallelerindeki camilerde beş vakit namazlara daha düzenli katıldığı gibi Teravih namazlarına katılırlar.

Gece yarısından sonra her kasabada ve köylerde Ramazan davulcuları dolaşır ve inananları sahura, oruç başlamadan önce sabahın erken saatlerinde yenen yemeğe, hazırlanabilmeleri için uyandırırlar.

Orucun sonunu işaret eden “Ramazan Bayramı” üç günlük bir dini bayramdır. Birçok kişi Ramazan Bayramı’nın ilk günü erken kalkar ve böylesi özel günler için özel alabildiği “bayramlık” kıyafetlerini giyer, ardından da büyük bir Bayram kahvaltısı yapılır. Bayram kahvaltısı, oruç döneminin sonunu temsil etmektedir. Yine akrabaları ziyaret etmek, özellikle büyükleri ziyaret edip onlara olan saygının göstergesi olarak ellerini öpmek, adettir. Kimi yerlerde çocuklar kapı kapı dolaşır, büyüklerin elini öper, karşılığında şeker ve küçük cep harçlığı alırlar.

Ramazan’ın anlamı nedir? Ramazan gelenekleri ile ilişkisi nedir?

Ramazan sabır, ibadet ve bereket ayı olarak kabul edilir. Aileler Ramazan gibi özel zamanlarda daha çok bir araya gelir. Yardımlaşmalar artar, insanların birbirini dinlediği, sevip saydığı sohbet meclisleri çoğalır. Ramazan geleneklerimiz arasında ise “hediye”nin önemli bir yeri vardır. Zira Ramazan en çok paylaşmaktır!

Ramazan birlik ve beraberlik demektir. Bayrama kadar geçen bu sürede insanlar birbirleriyle kucaklaşır, aynı sofrada oruç açar ve bir arada olmanın, yardımlaşmanın tadını yaşar. Ailesiyle bir arada olamayan, dünyanın diğer ucunda yaşayan herkes de gönül birlikteliğinin ifadesi olarak yardımlaşmaya katkıda bulunmak ister.

Ramazan gelenekleri nelerdir?

Bir yerden satın alınıp paketlenen ürünlerden ziyade el emeği, göz nuru hediyeler çok daha makbule geçer. Hediyenin binbir türlüsü vardır. Belki de en güzeli açları doyurmak, evde pişen yemekten komşuya da götürmek, var olanı sevdiklerinizle paylaşmak gibi gönülden olanlardır. Türkiye seyehatiniz Ramazan ayına denk geldi ve göreceğiniz pek çok gelenek ve aktivite vardır. Peki, geçmişten günümüze değin gelen çok özel Ramazan gelenekleri nelerdir?

Ramazan Davulcusu

Ramazan davulcuları geçmişten günümüze ulaşan gelenekler arasındadır. Büyük şehirlerde sesi zor duyulur olsa da küçük yerlerde Ramazan davulcusu geleneği hâlâ devam etmektedir. Mahalleliyi uyandırmak için sokağa giren davulcunun okuduğu mâni ve türküler sahura kalkanları ayrıca mutlu eder. Bazıları davulu çalarken bile bir ritim tuttururlar. Bu ritimleri başka mahalleden gelen başka bir davul sesi takip eder. Sahur vakti, davulcuların neşeli atışmaları ile çok daha keyifli ve nostaljik bir hâle bürünür. Ramazan davulcuları davullarını çalarak bölge halkına sahur vaktinin girdiğini haber verirler.

Gölge Oyunları

Eskiden, Ramazandan sonra teravih namazına kadar olan zamanda özellikle çocukları eğlendirmek için mahalle meydanlarında orta oyunu ve gölge oyunları sergilenirmiş. Şimdi bazı belediyeler bu geleneği devam ettirmeye çalışmaktadır. Toplu hâlde verilen iftarların hemen ardından düzenlenen sahne oyunları ile hem büyükler hem çocuklar çok eğlenir, keyifli vakit geçirir. Özellikle Karagöz ve Hacivat’ın atışmalarının tadı her yaştan insan için başkadır.

Karagöz ve Hacivat geleneksel Türk gölge tiyatrosunun baş karakterleridir. Gölge tiyatrosu Osmanlı döneminde popüler olmaya başladı. Özellikle Ramazan ayında Karagöz oyunlarının birçok gösterisi sahneleniyor.

Ramazan Topu Patlaması

İftar için top atma geleneği Osmanlı dönemine, özellikle 1800’lere kadar uzanır ve bazı il ve köylerde halen aktiftir.

Mahya

Ramazan boyunca cami minarelerinin arasında güzel mesajlar okumak mümkün olur. Ülkeyi bir araya getiren, herkesin manevî duygularını su yüzüne çıkartan mahyalardaki mesajlar her zaman en özel ramazan dileklerini barındırır. Eski zamanlarda mahya hazırlıkları ramazandan çok önceden itibaren başlarmış. Ramazanı temsil eden bu önemli gelenek de birçok şehirde yer alan camilerde devam etmektedir.

Ramazan Pidesi

Genellikle Ramazan pidesini fırınlar sadece mübarek oruç ayında çıkartırlar. İftar vaktine yakın, susam serpilmiş bu taze pişmiş, sıcak yuvarlak ekmek için fırınların önünde kuyruklar oluşur. Ramazan pidesi iftara yakın fırından çıkar.

Osmanlı Şerbeti

Osmanlı şerbeti, 600 yılı aşkın bir geçmişe sahip geleneksel bir Ramazan içeceğidir. Tarçın, demirhindi, ebegümeci, zencefil, gül, meyan kökü, kızılcık, nar, ayva, lavanta gibi çok çeşitli meyve ve baharatlar kullanılarak yapılır ve bal veya şekerle tatlandırılır. Bu serinletici içecek, modern Ramazan menülerinin vazgeçilmezi olmaya devam etmektedir.

Bugün en güncel seyahat içerikleri bulabileceğiniz adres Gazali Turizm. Tecrübeli teknik kadromuz ile güvenilir ve verimli ekip olma anlayışıyla; müşteri memnuniyeti ve kalite ile birlikte zamanındalık ilkelerinden ödün vermeden ülke ve dünya standartlarına uygun olarak hizmet sunmaktayız.

Gazali Turizm olarak sizin için hazırladığımız paket turlar, Türkiye’nin her yerine VIP araç kiralama ve transfer ve otel rezervasyonu ile tatil yapmayı ve gezmeyi seven kişilerin ilk durağı olmayı hedefliyoruz. Daha çok bilgi için bizimle iletişime geçip Türkiye tatilinizin keyfine bakabilirsiniz.